1)
BİLİŞSEL GİRİŞ DAVRANIŞLARI
“Okuduğunu Anlama” ve “Dil kullanma
gücü” gibi bütün öğrenmeler de gerekli olan genel bilişsel giriş davranışları ve
belli bir öğrenme ünitesindeki yeni davranışların öğrenilmesini
kolaylaştıran yada mümkün kılan ön öğrenmeleri kapsamaktadır.
Belirlenen yeni hedeflerin gerçekleştirilmesinde ön koşulların kazanılmış
olmasının etkili olduğunu belirtmekte; öğrenme ürünlerinin de yeni öğrenmeleri
hazırlayıcı nitelikte olması gerektiğini vurgulamaktadır.
Glaser’in “Temel
Öğretme”; Ned Flanders’in “Sosyal Etkileşim” ve Carrol’un “Okulda
Öğrenme” modelinde de yeni öğrenmeler için gerekli ön öğrenmelerin giriş
davranışları içinde yer tuttuğu görülmektedir.
Her yeni
öğrenmenin kendinden önceki öğrenmelere dayalı ve kendinden sonrakilere
hazırlayıcı olması tam öğrenmenin sağlanabilmesi için öğretme-öğrenme sürecinin
başında eksik olan bilişsel giriş davranışlarının tamamlanmasını
gerektirmektedir.
Genel
olarak burada bahsedilen bilişsel giriş davranışları öğrencinin okuduğunu
anlama, yazma, dili kullanma ve dört işlem becerisini kapsar.
2)
DUYUŞSAL GİRİŞ ÖZELLİKLERİ
Duyuşsal
giriş özellikleri öğrencinin öğrenme ünitesine karşı ilgisi, tutumu ve akademik
benlik kavramını içermektedir. Duyuşsal giriş özellikleri arasında başarıyı
belirlemede en yüksek etkiye sahip olan AKADEMİK BENLİK kavramı
öğrencinin öğrenme özgeçmişine dayalı olarak hedeflerle tutarlı öğrenme
düzeyine ulaşıp ulaşamayacağına ilişkin kendini algılayış tarzıdır.
Benzer giriş davranışlarıyla öğretme-öğrenme sürecine giren öğrencilerden başarısızlığa uğrayanların akademik benlik kavramlarının olumsuzlaştığı ve bilişsel başarı düzeylerinin de düştüğü; başarı ile karşılaşan gruptakilerin ise akademik benlik kavramlarının daha olumlu hale geldiği; bilişsel seviyelerinin de yükseldiği gözlenmektedir.
Benzer giriş davranışlarıyla öğretme-öğrenme sürecine giren öğrencilerden başarısızlığa uğrayanların akademik benlik kavramlarının olumsuzlaştığı ve bilişsel başarı düzeylerinin de düştüğü; başarı ile karşılaşan gruptakilerin ise akademik benlik kavramlarının daha olumlu hale geldiği; bilişsel seviyelerinin de yükseldiği gözlenmektedir.
Tam
öğrenme yaklaşımı duyuşsal giriş davranışları anlamında bireylerin gelebileceği
düzeyleri sırayla: İLGİ, TUTUM ve AKADEMİK ÖZGÜVEN olarak
belirlemiştir. (2002 KPSS)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder